AZERBAYCAN MİLLİ KURTULUŞ GÜNÜ
Bugün; soydaş Azerbaycan halkının Milli Kurtuluş Günü’dür. 15 Haziran 1997 tarihinde ilan edilen daha sonra 1998 yılında anayasaya dâhil edilerek resmi bayram olarak kutlanan bu özel ve anlamlı günün Azerbaycan devleti ve Azerbaycan Türklüğü için ebediyen kutlu olmasını diliyoruz.
Azerbaycan’ın 1991 yılında ilan ettiği tam bağımsızlık gününü pekiştiren bu hayati karar yasalaştığı ilk hali ile anayasadaki konumu devam etmektedir.
Elbette ki Azerbaycan halkının kaderinde büyük önem arz eden bu kutlu gün, aynı zaman da; Azerbaycan’ın bağımsızlığının “bir daha kaybedilmemek üzere büyük bedeller karşılığında kazanıldığının” yeniden tüm dünyaya daha tescili ve ilanıdır.
Bilinmelidir ki bu milli kararın mayasında Azerbaycan halkının kaderinde ve geleceğinde söz sahibi olmuş kahramanların “istiklal” yemini, yerinden yurdundan edilmiş yüzbinlerce insanın gözyaşı, oluk oluk dökülen kanları vardır. İnanınız ki bu Milli Kurtuluş günü bayramı aynı zaman da doğma vatanından sürgün edilmiş, ayrı düştüğü eline-toprağına olan hasretiyle garip gurbet ellerde, can ver vermiş her bir Azerbaycanlının ruhunu şad etmiştir. Şair diyor ya:
Bizi hiç tasalı görmez bu yerler;
Yiğitler, ölürken bile gülerler,
Yeter ki yaşayan er oğlu erler,
Bizi çiğnetmesin ayak altında.
Kalbimiz çırpınır yurdu andıkça,
Gözlerde zaferin nuru yandıkça;
Üstünde bu bayrak dalgalandıkça,
Gönlümüz rahattır toprak altında.
Bundan dolayıdır ki, bu milli bayram Azerbaycan yurdunun kıyamete kadar hür ve müstakil yaşaması için ant içmiş, uğrunda canını vermiş ama bugün aramızda olmayan, hatta belki de mezar taşları bile bulunmayan nice yiğit oğulların ruhunu şad eden bir gündür vardır.
En önemlisi Azerbaycan Devletini kriz ve kaosa sürüklemek, halkı kardeş kavgasına, ülkeyi iç savaşa sürüklemek isteyen dahili ve harici odaklara karşı galebe çalındığı bir günün adıdır.
Çünkü 15 Haziran günü kararının altında, Azerbaycan’ın bağımsızlığının korunması, devletin güçlendirilmesi ve halkın birlikte bir arada sorunsuz, kardeşçe yaşaması için bir önceki Cumhurbaşkanı Merhum Ebülfez Elçibey ve hükümetinin davetiyle, halkın istek, arzu ve taleplerini geri çevirmeyip, bu çağrıya icabet ederek yönetimin başına geçen merhum Umummilli lider Haydar Aliyev hakikati vardır.
Bu mana da merhum Haydar Aliyev, Azerbaycan tarihinde kriz, kaos, kargaşa çıkararak, devlete baş kaldırarak isyan eden bir kısım satkınları bertaraf etmiş, planlanan kardeş kavgası yoluyla da hakimiyeti tekrar ele geçirmek isteyen harici güçleri ise durdurmuştur.
Geçmiş yıllar yeniden hatırlanacak olursa, Azerbaycan’ın bağımsızlığına tahammülleri olmayanlar, bu azadlık ruhunu askeri yöntemlerle başaramayacaklarını anlayınca, içeriden kışkırttıkları, destekleyip satın aldıkları bazı hainlerle dalga dalga ülkenin her tarafına yayılan bir başkaldırı hareketi başlatmışlardır. Böylece sosyal maliyeti ağır nice büyük bedeller ödeyerek istiklaline kavuşan Azerbaycan kısa bir süre sonra bu özgürlüğü tekrar kaybetmek tehlikesi ile karşı karşıya kalmıştır.
1993 yılının Haziran ayında doruk noktaya ulaşan kaos ve anarşi yurdun her yerini sarmak üzere iken, iç savaş derecesinde yükselen bu buhran hem bağımsızlığını yok edecek hem de vatan topraklarının yeniden işgaline yol açacak çok tehlikeli bir hale bürünmüştü.
Bu arada Azerbaycan topraklarının Ermenistan silahlı güçleri tarafından sürekli işgali, çıkmaza giren siyasi vaziyet, toplumun günden-güne ağırlaşan ekonomik durumu, isyancıların devlet tanımaz, hukuk-nizam bilmez tutumları, mevcut iktidarın çaresizliği ve hadiseler karşısında etkili tedbirler alamaması hem hükumeti hem halkı yeni arayışlara sevk etmiş oldu.
Böylece, 1993 yılının 9 Haziran’ın da Haydar Aliyev, Elçibey İktidarının ve halkın çağrılarını karşılıksız bırakmayarak Bakü’ye gelerek Azerbaycan tarihinde çok önemli sayfa açmıştır.
Akabinde 15 Haziran`da Haydar Aliyev Azerbaycan Ali Sovyetinin Başkanı seçilmiş ve büyük risklerle yüz yüze kalan halkın huzur ve kurtuluş simgesi olmuştur.
Azerbaycan artık uzun yıllar süren gerginlik ve karşı durma sürecinden çıkarak, iç savaştan ve parçalanma tehlikesinden kurtularak Haydar Aliyev’in liderlik vizyonuyla geleceğe güvenle bakan güçlü bir devlete dönüşmüştür.
3 Ekim 1993 yılında Cumhurbaşkanı seçilen Umummilli Lider Haydar Aliyev etrafında bütünleşen halk yeniden istikrar ortamına kavuşmuştur.
Haydar Aliyev iktidara geri döndükten sonra ülkede siyasi, sosyal ve ekonomik ilerleyiş devletin güçlenmesine, tüm dünya ile sıkı ilişkilerin kurulmasına, halkımızın vaziyetinin düzelmesine yol açmıştır.
Sonuç olarak yukarıda bahsettiğimiz bu tarihi gün Milli Kurtuluş Günü olarak ilan edildi ve 1997 senesinden itibaren parlamentonun kararıyla resmi bayram olarak tüm dünyaya duyuruldu.
Bayramımız kutlu olsun. Merhum Umummilli lider Haydar Aliyev’in ruhu şad olsun. Şehitlerimize Allah rahmetiyle muamelede bulunsun.
Prof. Dr. Aygün ATTAR
Türkiye Azerbaycan Dostluk, İşbirliği ve Dayanışma Vakfı Başkanı